Ahmet Urfalıdan "Emirdağ Karabağ Türkmenleri" Konferansı
- Ayrıntılar
- Üst Kategori: Haberler

Şair/Yazar Ahmet Urfalı, Eskişehir Azerbaycanlılar Derneğinde ‘’Emirdağ Karabağ Türkmenleri’’ konulu konferans verdi. Karabağ Zaferinin 5.Yılı münasebetiyle düzenlenen etkinlik çerçevesinde düzenlenen konferans, yoğun izleyici katılımıyla gerçekleştirildi. Dernek salonunda yapılan konferansa Eskişehir’de tahsil gören Azerbaycanlı öğrenciler ve soydaşlar ile Emirdağ Karabağ oymağı kökenli vatandaşlar katıldı.
Eskişehir Azerbaycanlılar Derneği Başkanı Cavid Aydın’nın açış konuşmasıyla başlayan etkinlikte Urfalı, Karabağ Zaferinin 5.Yılını kutlayarak uçak kazasında şehit düşen askerlerimize rahmet diledi.
Ahmet Urfalı,’’Bir Millet-İki Devlet’’ sözünün çok yerinde bir söylem olduğunu belirterek Türkiye ile Azerbaycan arasında soy, tarih, kültür, ülkü, din ve dil bakımlarından birlik olduğunu vurguladı. Emirdağ’a bağlı Davulga,Eşrefli, Yeniköy,Aliçomak, Bademli, Avdan, Gelincik, Karakuyu, İncik, Daydalı ve Alikan köylerinin Azerbaycan/Gence kökenli Karabağ oymağı mensupları olduklarını ifade eden Urfalı, aradan geçen dört yüz yıla rağmen kültürel bağların kuvvetli bir biçimde yaşatıldığını söyledi.
Ahmet Urfalı sözlerine şöyle devam etti: ‘’ Gence hakimi Cevad Bey’in ahfadından gelen Karabağ oymağı, Afyonkarahisar yöresinde Emirdağ başta olmak üzere Bolvadin, Dinar ilçeleriyle Denizli, Eskişehir, Isparta, Kayseri ve Niğde illerinde 17.Yüzyıldan başlayarak iskan edilmişlerdir.’’
Devamını oku: Ahmet Urfalıdan "Emirdağ Karabağ Türkmenleri" Konferansı
Karacalar Üzümü Tescillendi
- Ayrıntılar
- Üst Kategori: Haberler
Karacalar Köyü’nün meşhur ürünü olan Karacalar Üzümü (Hevek - Deve Gözü), uzun süren tescil sürecini başarıyla tamamladı.
Karacalar Köyü'nün yüzlerce yıllık tarım kültürünü temsil eden bu özel üzüm çeşidinin kalitesi ve benzersizliği, coğrafi işaret ile resmiyet kazanacak. Bu prestijli unvanın alınmasıyla, üzümün tanınırlığı artırılacak, yerel üreticilerin emeği koruma altına alınacak ve bölge ekonomisine önemli bir katkı sağlanacak.
Üç Yıllık Süreç Başarıyla Sonuçlandı
2022 yılında başlatılan Coğrafi İşaret tescil süreci, titiz çalışmalar neticesinde 2025 yılında tamamlanma aşamasına geldi. Projenin hayata geçirilmesinde önemli iş birlikleri ve destekler öne çıktı.
Projenin tüm malî yükümlülüğünü üstlenen Emirdağ Belediyesi tescil sürecinin tamamlanmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Başkan Serkan Koyuncu, üzümün coğrafi işaret almasının bölgenin tarım potansiyelini artıracağını vurguladı.
Başkan Koyuncu, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Emirdağ Karacalar Köyümüzün değeri olan Karacalar Üzümü’nün tescil işlemi tamamlandı. 2022'de başlayıp 2025'te nihayete erdirdiğimiz bu süreçte, bizleri yalnız bırakmayan ve her türlü desteği sağlayan değerli üreticimiz Nurettin Şahbaz'a şehrim adına teşekkür ediyorum. Bu, yarınlara miras kalacak önemli bir işlemdir," ifadelerini kullandı.
Yerel üreticiler ve köy halkı, coğrafi işaret sürecinin başarılı bir şekilde ilerlemesinden büyük gurur ve heyecan duyduklarını belirterek, tüm paydaşlara teşekkürlerini iletti. Karacalar Üzümü’nün tescilinin, bölgenin geleneksel değerlerini koruma adına atılmış önemli bir adım olduğu kaydedildi.
4 Etap Toki İçin Başvurular Başlıyor
- Ayrıntılar
- Üst Kategori: Haberler

Emirdağ’da konut ihtiyacını karşılamak ve dar gelirli vatandaşlara uygun fiyatlı ev sahibi olma imkânı sunmak amacıyla 200 adet yeni TOKİ konutu için başvurular başlıyor.
İnşaatı devam eden 3. etap 350 konuta ilave olarak yapılacak 200 yeni sosyal konutla birlikte, ilçede şimdiye kadar toplam Toki konut sayısı 940'a ulaşacak. Proje kapsamında modern, dayanıklı ve çevre dostu konutlar inşa edilecek.
Yeni TOKİ konutları için başvurular 11 Kasım’da başlayacak. Başvuru koşulları ve detaylar, TOKİ’nin resmi internet sitesi ve Emirdağ Belediyesi duyuru kanalları üzerinden paylaşılacak.
10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü Programı Yapıldı
- Ayrıntılar
- Üst Kategori: Haberler

Emirdağ’da, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, vefatının 87. yıl dönümünde düzenlenen törenlerle anıldı.
Anma programı, 09.05’te ilçe meydanında gerçekleştirilen çelenk sunma töreniyle başladı. Emirdağ Kaymakamlığı, Belediye Başkanlığı ve kurum temsilcilerinin çelenklerini Atatürk Anıtı’na sunmalarının ardından, saat 09.05’te sirenler eşliğinde iki dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve ardından İstiklal Marşı okundu.
Meydandaki törenin ardından, Kredi Yurtlar Kurumu konferans salonunda anma programı düzenlendi. Programda öğrenciler tarafından şiirler okundu, Atatürk’ün hayatını ve eserlerini anlatan video gösterimi yapıldı. Günün anlam ve önemine dair konuşmaların ardından tören sona erdi.
Emirdağ’da Fener Alayı ve Cumhuriyet Konseri Coşkusu
- Ayrıntılar
- Üst Kategori: Haberler

Emirdağ’da Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri kapsamında düzenlenen programlar, büyük bir coşku ve katılımla gerçekleşti. Emirdağ Kaymakamlığı tarafından organize edilen fener alayı, ilçe halkının yoğun ilgisiyle adeta bayram havasında geçti.
Yüzlerce vatandaşın katıldığı yürüyüş, Emirdağ İlçe Emniyet Müdürlüğü önünden başlayarak Meslek Yüksekokulu Kapalı Spor Salonu’nda sona erdi. Ellerinde Türk bayraklarıyla yürüyen vatandaşlar, marşlar söyleyerek Cumhuriyet’in 102. yıl dönümünü büyük bir gururla kutladı. Fener alayı güzergâhı boyunca renkli görüntüler oluştu, vatandaşlar balkonlardan alkışlarla korteje eşlik etti.
Etkinliklerin ikinci bölümünde, Meslek Yüksekokulu Kapalı Spor Salonu’nda Öğretmenler Topluluğu tarafından düzenlenen Cumhuriyet Konseri sahnelendi. Konser, ilçe halkından yoğun ilgi gördü. Salonu dolduran vatandaşlar, öğretmenlerin seslendirdiği şarkılara coşkuyla eşlik etti. Programda, Cumhuriyet’in anlam ve önemini vurgulayan konuşmaların yanı sıra öğrenci ve öğretmenlerin birlikte sahne aldığı bölümler de büyük beğeni topladı.
Devamını oku: Emirdağ’da Fener Alayı ve Cumhuriyet Konseri Coşkusu
EMİRDAĞ’DA KILIÇTAN KALEME SELÇUKLULAR KONFERANSI
- Ayrıntılar
- Üst Kategori: Haberler

Emirdağ’da Prof.Dr. Haşim Şahin tarafından “Kılıçtan Kaleme Selçuklular” konulu konferans verildi. Konferans; Emirdağ Ticaret ve Sanayi Odası, Adaçal Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile Emirdağ Meslek Yüksekokulu işbirliğiyle organize edildi. Prof. Dr. Haşim Şahin, Selçuklu döneminin siyasi, kültürel ve bilimsel yönlerini tarihsel belgeler ışığında detaylı biçimde anlattı. Etkinliğin sunuculuğunu Ahmet Yiğiter, tanıtımını da Ahmet Urfalı yaptı. Programa; protokol, öğretim üyeleri, öğretmenler, öğrenciler ve halk yoğun ilgi gösterdi. Katılımcılar, konferansın bilgilendirici ve ilgi çekici olduğunu belirterek memnuniyetlerini paylaştı. Etkinlik, Selçuklu tarihi üzerine farkındalık yaratılması açısından büyük ilgi gördü.
Etkinlik öncesinde, Emirdağ Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Ahmet Yiğiter ve Şair/Yazar Ahmet Urfalı rehberliğinde Prof. Dr. Haşim Şahin’e Çatallı, Tez Şehitlikleri, Ahi Yusuf Zaviyesi ve Türbesi, Karacalar Dergahı ve Amoryum Kazı alanı tanıtıldı.
Etkinlik bitiminde kurum ve kuruluşlar günün anısına Prof. Dr. Haşim Şahin’e armağanlarını sundular.
Devamını oku: EMİRDAĞ’DA KILIÇTAN KALEME SELÇUKLULAR KONFERANSI
Cumhuriyet Destanı
- Ayrıntılar
- Üst Kategori: Ahmet Urfalı

Sıtma, verem, frengi, trahom ve benzeri bulaşıcı hastalıklarla uğraşan bir halk. Yakılmış kentler, harap edilmiş köyler, uzun savaşların verdiği yılgınlık, bıkkınlık psikolojinde bunalmış bir toplum. Vatan toprakları elinden alınan ve her yenilgi sonunda Anadolu yaylasına sığınan mazlum bir millet. Sömürgeci devletlerin paylaşmaya, bölmeye, işgal etmeye doymadıkları hicranlı bir coğrafya. Ümitsiz bir yığın haline gelerek ne yapacağını bilemeyen kalabalıklar.
Refik Halit Karay bu gerçek üzerine şunları yazıyordu:’’ Bu bir devir idi ki, yalnız askerî bir felâkete inhisar etmiyordu; içtimaî cihetten ve dünyanın en korkunç, usandırıcı ve kemirici bir devresi idi; koca bir insan nesli, mecalsiz babalar, ezgin analar, gıdasız çocuklarla bilhassa ahlâk ile kavruk, yatkın, çürük kalmıştı.”
Süleyman Nazif, Bombay Hayvanat Bahçesi’nde gördüğü esir aslanı o günleri şöyle tarif ediyordu:’’Zavallı hayvan tehevvürle dönüyor ve bu seferde sol böğrü demir çubukları zorluyor, zorluyordu. Birdenbire durdu. Zannettim ki, bir kere daha ilan-ı mağlubiyet eden aczi önünde susacak…Hayır susmadı. O güzel yelesini silkerek, o güzel gözlerini yumarak, ağzını iki parmaklığın arasından havaya dikti ve ufuklardan gelen gök gürlemesine benzer bir sesle haykırdı haykırdı. Ben o aslanı böyle gördüğüm içindir ki, esaret karşısında en yüksek hislenme mertebesi olan rikkatle mütehassıs olmuştum. Kafeste ümitsiz ve mütevekkil uzanmış, bizi lakayt nazarlarla süzmüş olsaydı, o aslan sokakta birçok emsalini görüp geçtiğimiz uyuz köpeklerden ziyade hatırımda tutmayacaktım.’’
Ülke,bin türlü eza ve cefaya rağmen yaşama mücadelesi veren, ‘’hasta adam’’ olarak tanımlanarak başına akbabaların üşüştüğü yaralı bir aslandı. Hürriyet ve bağımsızlığı ortadan kaldırılarak köleleştirilmeye çalışılan halkın yer yer kıpırdanış ışıkları yakması görülmekteydi. Kuva-yı Milliye, çoban ateşlerini yakıyordu.
Faruk nafiz Çamlıbel, ‘’At’’ başlıklı şirinde tıpkı esir aslanda yazısında olduğu gibi ‘’At’’ metaforuyla şahlanan Türk milletini tasvir ediyordu:














